2 Şubat 2013 Cumartesi

Girişim ve Değişim

"Değiştirmek istiyorsanız, ilk önce kendinizden başlayın" diyor büyük insanlar. Ben de bir bildikleri vardır diyerek 2012 sonunda kendime giriştim. Herkes gibi ben de değişmekten korkuyordum, ama denemedim demem artık...

Artık arabam yok!
En kolay cesaret ettiğim ve adapte olduğum, 10 yıl 9 ay araba kullandıktan sonra, İstanbul'da arabasız yaşamaya karar vermek oldu.
  • İlk aklıma düşüren: İstanbul'un en kötü yanı trafikse, çözüm belli ki arabada değil.
  • Neden şimdi denedim: Ortak tüketimle ilgili okuyup durunca insanın kullanası gelmiyor.
  • Kısa vadede artısı: Gider kalemlerimi bir eksilttim. En güzel yanı ise günde en az 30 dakika yürüyüp, 30 dakika yolda kitap okumak. 
  • Uzun vadede artısı: Doğaya verdiğim zararı azaltmak.
  • Eksisi: Ha deyince bir yakadan diğerine geçememek. Gerektiğinde toplu taşımaya çevirebileceğim bir aracım da yok artık.
Borç mu, ne borcu?
İkinci değişim adımım, psikolojik olarak en zor olanıydı. Sanırım 16 yaşımdan beri kredi kartı kullanıyordum, bugünse kredi kartsız 35. günüm.
  • İlk aklıma düşüren: Ikea'nın 12 aylık taksitini her ay gider olarak hesaplamanın verdiği rahatsızlık.
  • Neden şimdi denedim: Finans hiçbir zaman en kuvvetli yanım olmadı. Girişimci olmaya heves edince kendimi geliştirmek istedim, ama krize girmeden öğrenebilecekmişim gibi gelmedi. Ben de kendime yapay kriz yarattım.
  • Kısa vadede artısı: Tasarruf yapmayı öğreniyorum ufak ufak. En eğlenceli ve sağlıklı yanı artık evde daha çok yemek yapıyorum!
  • Uzun vadede artısı: Babam yıllardır "Paranın değerini anlamıyorsunuz." derdi, Belçika'daki bir hocamız da "Cash is the king!" (Nakit kraldır!). Zor yoldan da olsa yavaş yavaş anlıyorum ne demek istediklerini.
  • Eksisi: Önceden "Kredi kartı ile çekerim, bir sonraki ay az yerim" deyip gittiğim etkinlikleri kaçırıyorum mecburen.

Sağlam vücut=Sağlam kafa
Geldik fiziksel açıdan en zor olanlara: Ocak ayı itibariyle hayatımda ilk defa evde düzenli spor yapmaya başladım. Yine hayatımda ilk defa, ocağın ikinci haftasında Ayşe (Gökçe Bor) ile beraber 3 günlük bir detoks uyguladım.
  • İlk aklıma düşüren: 
    • Spor: Mobil çalışan olma olayını oturtmaya çalışırken spor salonuna gitmeyi tamamen bıraktım. Eridi bitti kaslarım!
    • Detoks: İçerisinde geçen "juicing" (suyunu sıkma) olayını merak ediyordum.
  • Neden şimdi: Yalnız denemedim - zorlu değişimlerde büyük artı!
    • Spor: Erkek arkadaşım Onur (Miskbay) benden önce evde spora başlayınca alıp kitabını okudum, aklıma yattı.
    • Detoks: "Hungry For Change"in (Değişime Aç) e-bülteni ile geldi. Ayşe'ye beraber yapalım mı dedim, olur dedi.
  • Kısa vadede artısı: İyi hissediyorum!
    • Spor: Artık spor yapamıyorum diye üzülmüyorum, tekrardan kaslarımı hissetmeye başladım.
    • Detoks: Kahve içmeden de günüme devam edebiliyorum. Üç günlük detoksta çok sevip devam ettirdiklerim: hemen her sabah uyanmama yardımcı olduğu için limonlu su içiyorum; haftada 2-3 gün de kahvaltı niyetine sebze ve meyve sıkıp içiyorum.
  • Uzun vadede artısı: Çocuklarımla yüzerek boğazı geçmek ve uzun yıllar boyunca düşünmek-üretmek istiyorum. Belki bu vesileyle hayallerime bir adım daha yaklaşırım. Bu arada takip ettiğim kitap "hayatınızın en fit haline kavuşacaksınız" diye de vadediyor, göreceğiz...
  • Eksisi:
    • Spor: Kas ağrısı. Ayrıca düzenli yapmak çok önemli olduğundan gece saat 3 de olsa egzersiz yapmadan yatamama.
    • Detoks: Uykuya doyamama durumu ve ikinci günde şiddetli bir baş ağrısı. Bu sebeple önerildiği gibi cuma başlanıp, pazar bitirilmeli. 
Ayşe'nin detoks tecrübesini de buradan İngilizce olarak okuyabilirsiniz.
Neticede
Değişiyorum, mutluyum!

Yaklaşık 1 aydır olumlu etkisini gördüklerimi yazdım buraya ama sanmayın ki başarısız denemelerim olmadı.  Örneğin deterjansız çamaşır yıkama için, nanoteknoloji ile üretilmiş yıkama topu kullanma girişimim fiyasko ile sonuçlandı. Buraya yazdıklarımdan hangileri uzun vadede benim için başarıyla sonuçlanır onu da zaman gösterecek.

Olur ya, bu yazımı okuyup "Ben de bunu deneyeyim" diyen birileri olursa, buraya yazıp beni haberdar ederseniz çok sevinirim.

Mutlu değişimler! :)

1 yorum:

Enes Küçükoğlu says:
at: 2 Şubat 2013 18:20 dedi ki...

Mutlu değişimler. :)